Medeniyet Konforumuzun Kahramanları: Hizmet Sektörü
Hayatımızı kuşatan her alanda, hizmet sektörünün nimetlerinden yararlanıyoruz. Bizlere, medeniyetin konforunu gerçek anlamda yaşatanların önemli bir kısmını da, hizmet sektörü oluşturuyor. Teknolojiyi, makineleri, malları ve hizmetleri bizlere ulaştıran, doğrudan veya dolaylı kullanımla faydalandıran, kendi kendimize çözemeyeceğimiz sorun ve ihtiyaçlarımızı gideren kesim, yine hizmet sektörü oluyor.
Günlük yaşantımızda, hizmet sektörünün kurumsal uygulamalarından (güvenlik, sağlık, eğitim gibi) genellikle kamu kaynakları sayesinde yararlanıyoruz. Tercihli ve doğrudan ödemeli kişisel hizmetler ise, hayatımıza renk ve değer katan, huzur ve mutluluğa yol açan etkiler sunuyor. Kuaförlük, berberlik, terzilik gibi kişiye özel, ücretli hizmetlerden bahsediyorum. Bu tip hizmetlerin kendilerine olduğu kadar, hizmetleri sunan emektarlarına karşı da bir bağlılık ve güven ilişkisi kurularak, yıllarca devam edilebiliyor. Mesela, güzel bir saç tıraşının verdiği tazelenme, huzur ve öz güven duyguları kıymetli şeylerdendir. Stresten uzaklaşmamıza, kendimizi mutlu ve değerli hissetmemize yardımcı olur. Hanımefendilerin, bunaldıkları zamanlarda soluğu kuaförlerde almaları da, çok iyi bilinen vakıalar arasındadır. Hizmet sunumu ve alımı sırasında yaşadığımız sosyal etkileşimlerin, yakın çevremizle sosyal bağlarımızı güçlendirmesi kadar, psikolojik terapi, danışmanlık ve istişare gibi bireysel faydaları da olur.
Yüksek nitelikli, özel eğitim ve beceri isteyen sağlık ve eğitim gibi meslekler ile, riskleri oldukça yüksek olan fakat, toplum yararına yapılması gereken güvenlik gibi hizmet dalı mensuplarının, genel olarak saygınlıklarına uygun toplumsal muamele gördüklerini ve imkan dahilinde maddi karşılıklarını da aldıklarını söyleyebiliriz. Bu ifademle; her şeyin yolunda gittiğini, gelir dağılımının tam adaletli olduğunu, saydığım ve benzeri nitelikli hizmet mensuplarının hakkettiği maddi karşılık ve saygınlığı en üst düzeyde görebildiklerini iddia etmiyorum. Sadece diğer hizmet gruplarına göre daha etkili ve korunaklı bir yapıda olabildiklerini söylemeye çalışıyorum.
Birde, doğrudan ücretini ödemediğimiz, dolaylı yollardan finansmanına katıldığımız, temel hizmet alanlarında çalışan insanlarımız var. İşte bu yazımla, haklarını teslim etmeye çalıştığım, önemlerini ve değerlerini vurgulamak istediğim kahramanlar onlardır. Binalarımızın önlerini ve sokaklarımızı süpüren, çöplerimizi yaz-kış durmadan taşıyıp kaldıran, bulunduğumuz veya gittiğimiz mekanların yaşanabilir ve ferah durumda olmasını sağlayan, sistemlerin bakımlarını yaparak çalışır durumda tutan, mekanlarımızı ısıtan, bize medeniyetin konforunu gerçek anlamda yaşatan kahramanlarımız. Umuma açık bir yerde, ihtiyaç duyduğunuz anda gittiğiniz WC’nin; tertemiz, havalandırılıp kötü kokulardan arınmış, tuvalet kağıdı ve diğer eksikleri tamamlanmış ve sanki o gün ilk defa siz kullanıyormuşsunuz gibi olması, küçük ama çok önemli bir mutluluk kaynağı değil midir? Okullarımızı temizleyip çocuklarımıza sağlıklı ortamlar sağlayanlar, hastanelerimizi temiz ve bakımlı tutarak insani beklentilerimizi karşılayanlar, camilerimizi havadar ve nezih kılarak huşu ile ibadet edebileceğimiz imkanları sunanlar, alış veriş merkezlerinde ışıltılı ferah mekanların hep aynı düzen ve temizlik içinde kalmasını sağlayanlar, gizli kahramanlarımız değil midir?
Her gün yanlarından geçip gittiğimiz, yoklarmış gibi görmezden gelebildiğimiz bu kahramanların farkında olalım. Onlara, yaptıkları basit gibi görülen ama çok değerli işlerini sevgiyle, mutlulukla yapabilmeleri için, gerekli moral ve motivasyon kaynakları olalım. Tebessümle söylenen bir merhaba, kolay gelsin, eline sağlık, teşekkür ederim gibi minnet ve sevgi sözcüklerinin bize maliyeti sıfır, kazancı ise paha biçilmez olacaktır. Genelde düşük gelir, ağır iş sarmalında hayat mücadelesi veren bu insanlarımıza, en azından manen destek olalım. İnsana yaraşır ve medeni şartlarda yaşamamızın sürekliliğinde onların çok büyük emeği oldu ve olmaya da devam ediyor. Onlara işlerinde yardımcı ve kolaylayıcı olalım, mümkün olduğu kadar duyarlı davranarak gereksiz zahmet vermeyelim.
Merak ederek, Diyanetin web sitesinden Rabbimizin Kelamı Kur’anı Kerim’de “hizmet” ifadesinin kaç yerde geçtiğini sorguladığımda 22 sonucunu aldım. O ayetlerden birisi de Casiye Suresi 13. ayeti “Göklerdeki ve yerdeki her şeyi kendi katından (bir nimet olarak) sizin hizmetinize verendir. Elbette bunda düşünen bir toplum için deliller vardır.” Yani bir yönüyle, hizmet sağlayıcıları Rabbimizin insanlığa nimet olarak verdiği hizmetlerin sebepleri arasına girdiği için, kutsal bir görevi de ifa etmiş oluyorlar. Allah’ın takdirinin ve nimetlerinin uygulayıcıları arasında yer almakta, ayrı bir şeref ve onur kaynağıdır. Biricik Önderimiz ve Dünya-Ahiret Rehberimiz Sevgili Peygamberimizin (s.a.v.) en çok bilinen hadis-i şeriflerinden birisi de ” “İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır.“ değil midir?
İnsanlarımıza faydalı hizmetler üreten kahramanlarımızın farkında olalım, emeklerini takdir ve teşekkürle karşılayalım. Eleştirilerimizi zaten cömertçe yapmaktan pek geri kalmıyoruz. Bari, takdir ve teşekkür cimrilerinden olmayalım. Bu yazımı, küçük bir vefa ve minnet borcu olarak, hizmet sektörünün emektar kahramanlarına adıyorum. Allah-u Teala cümlesinden razı olsun vesselam…
Etiketler: Ercan Özçelik, gizli kahramanlar, güvenlik, hizmet sektörü, sağlık, temel hizmetler, temizlik
Eklenme Tarihi: 14 Şubat 2018
Konu hakkında yorumunuzu yazın